Hayati Akdemir
Ne güzel olurdu çelikle çomak,
Bir kale kurup sağ diye vurmak,
İçimden geçiyor camları kırmak,
Büyüklerden azar duymak isterim.
Sapan olsa da atsaydım taşı,
Vurmazdım asla uçan bir kuşu,
Harmana varsaydım hızlı bir koşu,
Atlayıp düvene binmek isterim.
Bahçelere girip hıyar aşırsak,
Bekçi geliyor diye birden bağırsak,
Sağa sola kaçıp yolu şaşırsak,
Kesekli tarlaya kızmak isterim.
Happan yapsam bir kavlak taşı,
Oyunda olurdum hep ebe başı,
Kasap Ali yapardı tekten traşı,
Kafama şaplak yemek isterim.
Hoşumuza giderdi sıcacık hedik,
Sokulamaç oynayıp atsaydım tepik,
Kemirci-kömürcüde bulunmaz kemik,
Sığ karanlığı delmek isterim.
Oynar idik körebe ile saklanbaç,
Nefesin yeterse ta uzağa kaç,
Boynumda şaklardı vurunca kıbraç,
At arabasıyla gezmek isterim.
Yumurta tokuşturmaya bizler yetmedik,
Harmanda ceç başında yatmadık,
Malama çalıp, savurup satmadık,
Şimdi o defterleri dürmek isterim.
Yorulurduk top peşinde koşarken,
Yırtılırdı üstümüz yere düşerken,
Çamur olurduk derelerde yüzerken,
Şimdi oralarda yatmak isterim.
Eşeğin kuyruğuna bağlardık teneke,
Ardından gülerdik hep seke seke,
Koyuna gidip yeseydik lepe,
O günlere yine gitmek isterim.
Oynardık karlarda doya doya,
Sıcaklar başlardı cemre düşerken suya,
Kalan mazilerde durmak isterim.
Okula giderdik kara bir önlük,
Tek urbamız vardı bayramlık günlük,
Neleri bulduk neleri yitirdik,
Oturup onları saymak isterim.
Düğünlerde yine çeksek halayı,
Akşam kurulurdu sin-sin olayı,
Bakır kaplar görüyor mu kalayı,
Şimdi bunları bilmek isterim.
Koyun gelir emişirdi kuzuyla,
Tarladan gelinirdi ayağın tozuyla,
Kimi çalışırdı oğluyla, kızıyla,
Herkes bunları bilsin isterim.
Orakla biçilir, ekilirdi sabanla,
Gezilirdi sabah akşam tabanla,
Kimi uğraşırdı bekçiyle, çobanla,
Köyün kurallarına uymak isterim.
Nöbet tutulurdu değirmende sırayla,
Otururduk geceleri gazlı çırayla,
Çok şeker alırdık iki buçuk lirayla,
Gayri dükkanlara küsmek isterim.
Sabah başlardı malın-maşın telaşı,
Çay yerine içerdik tarhana aşı,
Kendine özgü toprağıyla taşı,
Tozlu yollarını öpmek isterim.
Burnumda tüter kerme-tezek kokusu,
Zor çıkılırdı Ahmetlinin yokuşu,
Uzaktan bakınca o güzel duruşu,
Dönüp de geriye bakmak isterim.
Saman çekmek için kurulur çeten,
Bulgur yapmak için dönerdi seten,
Naylon gömlek yoktu giyerdik keten,
Gençlere bunları yazmak isterim.
Çataldağ’dan kayarken akşam güneşi,
O manzara ki dünyada yoktur eşi,
Çok şanslıdır orada doğan her kişi,
Vaktince köyümde ölmek isterim.
Köyümüzün kıymetini bilelim,
İzin zamanı gidelim gelelim,
Toplanalım birliğimizi kuralım,
Haydi hepinizden gayret isterim.
Hayati Akdemir, 11.11.2009
Mainz/Almanya