Fotograf: Özcan Antike |
DÜĞÜNLERİMİZ, DÜĞÜN GELENEKLERİMİZ
Sabiha ÖZSOY
Geleneksel olarak yapılan düğünler ülkemizde bölgeden bölgeye, ilden ile hatta yakın mesafedeki köyden köye bile değişmektedir. kültür etkileşiminden kaynaklanan bazı benzerlikler olsa da bariz farklılıklar vardır.
Bizim köyümüz çevresiyle etkileşimi oldukça fazla olan bir köydür. Bu etkileşimden dolayı yeniliklere açık, hareketli bir yapıya sahiptir. Dolaysıyla bazı kökleşmiş gelenekler dışında çeşitli gelenekler değişikliğe uğramıştır. Geleneksel olarak yapılan düğünlerimiz de eskiye göre değişikliğe uğramıştır. Bu değişmelerin nedeni yukarıda da bahsettiğim gibi kültür etkileşimidir.
Köşektaş Köyü orta büyüklükte nezih bir yerleşim birimidir. Fazla büyük olmadığı için insanlar birbirini tanır. Kış aylarında köyün nüfusu azalır, yaz aylarında ise artar. Bazı köylüler şehirdeki eğitim, sağlık, sosyal hizmetler gibi olanaklardan faydalanmak için göç etmiştir. Ama köyle bağlantılarını koparmamışlardır. Uzun tatillerde ziyaretlerini yaparlar.
Fotograf:Zeynep Güneş - Takı Merasimi Sonrası Halay |
Köyümüzde düğünler genellikle yaz aylarında yapılır. Özellikle temmuz ayı düğün ayıdır. Çünkü köyün nüfusu en üst noktasına ulaşır. Düğünler genellikle Cuma günü başlar ve üç gün sürer. Düğünlerimizin geleneksel çalgısı davul ve zurnadır. Düğün için günler önce hazırlıklar yapılır. Geleneksek yemekler hazırlanır. Köy halkına yetecek kadar çok yemek yapılır. Günümüzde ise bu gelenek pek uygulanmamaktadır. Yemekler nelerden oluşur derseniz; etli bulgur pilavı, köfte, yaprak sarması, dolma, mantı, şerbet, baklava gibi.... Şimdilerde ise kolaylık sağlayan yönü düşünülerek kıymalı pide yaptırılmaktadır.
Fotograf: Özcan Antike - Düğün Seyreden Bir Grup İnsan |
Yemek hazırlıkları bittikten sonra Cuma günü Cuma namazından sonra düğün başlar. Cuma namazını kılan köy halkı, erkek evine gider. Bayrağın altına kurban kesildikten sonra düğün duası yapılır. Bayrak herkesin görmesi için erkek evinin çatısına dikilir. Davul çalmaya başlar. Önceden hazırlanan yemekler köy halkına sunulur.
Erkek evine köy halkının genç kızları ve erkekler toplanır. Gelin ve damadın yakınları, gelin ve damat, genç kızlar ve erkekler köyü dolaşıp köy halkını düğününe davet ederler. Köy halkına okuntu adı verilen fıstık ve şeker dağıtılır.
Cuma gecesi bütün köy halkı düğün evinde toplanır. Kadınıyla , erkeğiyle hep birlikte davul zurna eşliğinde gece geç saatlere kadar eğlenirler. Her düğünde mutlaka söylenen birkaç tane türkümüz vardır. Bunlar içinde en çok söyleneni şu kıtalardan oluşur.
Düğünlerimizde ikinci gün daha yoğun geçer. Ikinci günde deve donatılır ve ikindi vaktinde gündüz kınası yakılır. Gündüz kınası için erkek evi deve donatır.
Fotograf: Celalettin Ölgün - Deve Oyunu |
Deve donatmada gerçek bir deve söz konusu değildir. Tamamıyla düzmece, bir tür oyundur deve donatma geleneği. Bütün düğünlerde kullanılan bir deve başı vardır. Deve başının kulakları tahta kaşıklardan, gözleri ise aynadan yapılır. Rivayetlere göre gözlerin aynadan yapılması nazarı geri yansıtmak içindir.
Erkek tarafı gece kınası için tekrar kız evine gider. Gelin bir sandalyeye oturur ve etrafında çember oluşturulur. Kına gecesinde türküler söylenerek gelin ağlatılır. Kaynana gelinin kınasını yakar ve gelinin avucuna kına altını (Cumhuriyet altını) koyar. Gelinin arkadaşları kendi aralarında kına gecesi yaparlar. Sonra teft çalıp eğlenirler ağlar.
Pazar günü son gündür. Gelin arabası süslenip diğer arabalarla gelin alınmaya gidilir. Kız evi için bu son gün çok zordur. Kız evi gelinin çeyizini hazırlar. Erkek tarafından sandık parası istenilip çeyizler gönderilir. Erkek tarafı gelini almak içn öğlen vakti kız evine gider. Tabi ki gelin hemen çıkarılmaz.. kız evi yüklü miktarda kapı parası ister. Gelinin erkek kardeşi yada babası gelin kuşağını bağlar. Gelin yakınlarıyla vedalaşıp alkışlarla gelin arabasına bindirilir. Bu an kız evinin en hüzünlü zamanıdır. Gelin arabasının arkasından su dolu çömlek kırılır.
Fotograf: Zeynep Güneş -Takı Merasimi İçin Toplanmış Bir Grup İnsan |
Eskiden gelin erkek evine getirilince kaynana ile kayınbaba güreş tutarmış. Bu gelenek şimdilerde uygulanmamaktadır.
Üç günlük yorucu ama bir haylide eğlenceli olan Köşektaş Köyü’nün düğünlerini sizlere anlatmaya çalıştım. Düğünlerimizin amacı sadece iki kişinin evlendiğini duyurmak değildir. Düğünler sayesinde köy halkında birlik duygusu oluşur ve mutluluklar paylaşılır. Ayrıca genç kızlar ve genç erkeklerin birbirlerini görüp beğenmelerine vesile olur. Ne yazık ki kültür yozlaşması, teknolojik gelişmeler gibi faktörler nedeniyle bazı geleneklerimiz yok olmaktadır. Umarım uzun yıllar boyunca düğünlerimiz çok fazla değişikliğe uğramadan yapılmaya devam edilir.